Biyofilmin, iyileşmeyen yaraların %60-100’ünde var olduğu rapor edilmektedir (WUWHS Biyofilm Makalesi, 2016). Biyofilmin yaraların kronikliğinde oynadığı rol halen tam olarak araştırılmamış olsa da, zor iyileşen yaraların biyofilm içerdiği ve varlığının bir şekilde iyileşmeyi geciktirdiği veya önlediği giderek daha fazla kabul görmektedir.
“Yara yatağının hazırlanması” kavramı, ilk olarak Falanga ve diğerleri tarafından tanımlanmıştır(2000) ve endojen iyileşmeyi hızlandırmak ve gelişmiş yara bakım ürünlerinin etkinliğini artırmak için küresel yara yönetimi prosedürü olarak tanımlanabilir. Nihai amacı, yaranın tamamen kapanmasını sağlayan sağlıklı granülasyon dokusunun oluşmasını sağlamaktır.
Yara enfeksiyonları, duyarlı bir hastanın cerrahi bölgesindeki mikroorganizmaların birikmesinden ve çoğalmasından kaynaklanır. Mikroorganizmaların yara yatağına girmesinin çok sayıda yolu vardır. Bakteriler kan akışına girdiklerinde enfeksiyon sepsise neden olabilir. Etkin bir şekilde tedavi edilmediği takdirde, sepsis potansiyel olarak ölümle sonuçlanan çoklu organ yetmezliklerine dönüşebilir.